CİLT BAKIM RUTİNİM

Merhabalar,
Sevgili Gizem cilt bakım rutini serisi için konuk blogger çağrısı bulunduğunda anında yorum yazmış, sonra da kendimi bloguna ışınlanmış halde bulmuştum. Söz verdiğim üzere cilt bakım rutinim yazısını teslim ettim, Gizem de blogunda yayınladı (isterseniz buradan da okuyabilirsiniz, tatlı bir evsahibesi kendisi) çok da güzel yorumlar geldi, çok mutlu oldum. Şimdi de kendi evimde sizlerle de paylaşmak istiyorum yazımı. Buyurunuz ;

Öncelikle cilt tipimi ve yaşımı söyleyeyim de, ona göre referans alınız =)
Yaşım 25, cilt tipim de karma. Nedir bu karma cilt derseniz; bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur dediğimiz cilt tipidir. Yanaklar gayet normal, t bölgesi, yani burun üstü ve alın ve hatta bazen çene yağlı.Yine bu bölgelerde siyah nokta, genişlemiş gözenek problemi çeken cilt tipi.

Şimdi gelelim benim karma cildimle nasıl başa çıktığıma.
Öncelikle en önemlisi günlük rutin, yani temizleme, tonikleme ve nemlendirme üçlüsü. Bu aşamaları her sabah ve akşam tekrarlıyorum, makyaj yapmamış olsam bile (bu çok önemli, aman diyeyim). Önden bir aile fotoğrafı verelim bu arkadaşlar için ve sırasıyla anlatalım;

1. Temizleme: Yüzümü Konjac Sponge Yeşil Fransız Killi süngerle güzelce yıkıyorum. Bu ürünü 1 ayı aşkın süredir kullanıyorum ve çok çok memnunum. Detaylı yazısını da yazmıştım zaten, buraya tıklayarak bulabilirsiniz. Yüzdeki yağı, kiri tek başına alıp götürüyor. Eğer o gün ten makyajı yapmışsam biraz La Roche-Posay Effaclar yüz temizleme jelinden takviye alıyorum tabi, hatırlatmakta fayda var. Bu üründen de memnunum yüzü kurutmadan güzelce yağdan arındırıyor.
2. Tonikleme: Bu aşama hem temizleme aşamasından kalan atıkları temizlemek hem de yüzü kreme hazırlamak için çok önemli. Ben uzun süredir La Roche-Posay Effaclar'ın soyma özelliği olan toniğini kullanıyorum, kendileri 3. şişem, bitsin yine alcağım o derece seviyorum. Gözenek sıkılaştırma vaatlerini düzenli kullanımda yerine getirdiği gibi cildi de kurutmuyor, tahriş etmiyor. Adındaki "exfoliant" sizi korkutmasın yani.
3. Kremleme: Bu aşamada kullandığım üç ürünüm var. Birincisi burun üstüne sürdüğüm Bioderma Sebium Pore Refiner. Adından da anlaşılacağı üzere gözenek düzeltici etkisi var. Bu anlamda faydasını gördüm, buna ek olarak gün içerisindeki yağlanma problemimi de ciddi anlamda azalttı. Yüzümün geri kalanına ise yine Bioderma'nın Hydrabio serisinden Light nemlendiricisini kullanıyorum. Hafif, güzel nemlendiren bir ürün.
Eğer yüzüme hafif renk gelsin istiyorsam BB krem niyetine Bioderma Sebium Mat Tinted kremi kullanıyorum.
Kendinden renkli bir nemlendirici, çok fazla kapatıcı özelliği yok ama cilt tonunu eşitlemek açısından başarılı.

Unutmadan göz çevresine de Bioderma Sensibio serisinin göz kremini kullanıyorum. Bitince başka bir ürüne geçeceğim, hatta siparişini de verdim, Nonique Extreme Energy göz çevresi sıvısını deneyeceğim. Bioderma'dan memnun olmadığımdan değil ama, çok da vazgeçilmez bir ürün olmadığını düşünüyorum, başka ürünler de denenebilir.
                   

Bunların dışında başka destek ürünler de kullanıyorum, Şöyle ki;

-Haftada 1 veya 2 kez Bioderma Sebium serisinden exfoliating gel ile peeling yapıyorum. Yazının geri kalanından da anlayacağınız üzere Bioderma ürünlerine güvenim tam, fiyat/performans açısından çok iyi düzeyde, işini yerine getiren ürünler. Bu arada üşenmezsem peeling öncesi buhar banyosu yapmaya çalışıyorum, onu da söylemiş olayım, sakladığın şeyler mi var demeyin.
-Çok fazla yüz maskesi kullanmıyorum. Yani merakımdan alıyorum, deniyorum ama düzenli kullandığım, çok memnunum dediğim, tavsiye edebileceğim bir maskem yok maalesef, önerileriniz varsa bekliyorum. Bir dönem Yves Rocher'nin kil maskesini kullandım, hala da duruyor, memnun muyum değil miyim emin olamadım.
-Göz çevresi için bu aralar Reipionala Göz maskesi kullanmaya başladım (hatta yazısı için tıklayınız) memnun gibiyim, yine de başka maskeler denenebilir.
-Arada sivilce çıktığı zaman üzerine çay ağacı yağı sürüyorum. Sivilceleri söndürüyor, bendeki Rossmann'ın kendi ürünü. Faydalı bir ürün, her eve lazım. Yaraya, sivilceye, uçuğa sürüyorsunuz hafifletiyor.

Toparlamak gerekirse, az ama öz ürün kullanmaya çalışıyorum genel prensip olarak. Cildi çok fazla kafaya takıp, sürekli bir şeyler sürmenin, oynamanın da cilde zararı olduğunu düşünüyorum açıkçası. Son olarak da günlük 2 litre su, yeşil çay, spor ve pozitif olmanın da cilt üzerindeki olumlu etkilerini unutmayalım. Unutmamakla kalmayıp uygulayalım hatta =)

Benim cilt bakım rutinim budur yani. 2 gündür gripten yattığımdan dolayı bu rutini uygulayamıyorum o yüzden buraya yazarken çok vicdan yaptım, kalkıp yüzümü yıkayacağım =) Sizin de önerilerinizi, yorumlarınızı bekliyorum. Aranızdan ayrılmadan önce sevgili Gizem'e beni blogunda konuk ettiği için tekrar tekrar teşekkür ediyor, kucak dolusu sevgilerimi sunuyorum =)
Görüşmek üzere,
Neşeli Zebra